ZİNA VE TEVBE ( BİR HANÇER YARASI)
Buradaki çok değerli, gönlü geniş dostlarımız yanan yüreklere su serpiyorlar.Allah razı olsun lakin birşey dikkatimi çekti.Tevbe et, mağfiret kapısı açık derken diğer yandan da nasıl evleneceksin , seni kim alacak, kim kabul edecek?' gibi sözler de sık sık gözüme çarpıyor.
Hepimiz insna değil miyiz? Hangimize ismet sıfatı verilmiş? Bir kadın gafletle bir hata ettiyse illa onu alacak kişi midesi geniş! mi olmalı? Mümin bir beyefendi de onunla evlenemez mi? O kadını ömür boyu cezaya hak gösteren şey zar mıdır? 'Seninle evlnecek mezhebi geniş!' erkek bulursun diyenlere lafım.Kim biliyor ki o kadın ( -ki bunlardan birini ben canı gönülden seviyorum) öyle bir tevbe etmiştir ki, o günah vesilesiyle belki de önceki rahat hayatının terkedip saliha bir kadın olmuştur.
Ne dersiniz dostlar? Ben bu güzel insanla evleneceğim. Midem mi geniş, mezhebim mi? Yahut o bir artık da ben çöpten yemek toplayan biri miyim? O bir insan, o bir kadın , o bir anne adayı değil midir? Mesud olmayı hak etmiyor mu sizce? Yerden yere vuran , ahkam kesen , kendini haşa peygamber zanneden değerli dostlarım hangimiz büyük bir günaha düşmeyeceğimizin garantisini verebiliriz? Şayet bu garantiyi veriyorsanız asıl o zaman imandna şüphe edilmez mi?
Biz ismet sıfatına mazhar kullar mıyız? Biz küçük yahut büyük günahlara her an yüzyüze olan insanlar değil miyiz?
Ha dostlar ne yapalım zina edenleri ve pişman olanları? Öldürelim mi? Öyle ya zaten onları hiçbir erkek almaz, kim o kadar midesiz ki alsın!!! Allah aşkı için adil olalım. Erkek zina edince anlaşılmıyor, kadın edince ne yazık ki anlaşışlıyor ve ömrünce bunun cezasını çeksin mi?
Mevla af buyururken biz toplum olarak ömür boyu ceza vermeyi nasıl hak görürüz? Biz islamı mı yaşıyoruz geleneği mi?
Haddimi aşmışsam affola.
Selam ve muhabbetle.
büyük günahlar gizlenir
öncelikle kardeşim,buradaki bütün yorumlardan farklı bir şey yazacağım:
Sana bunu itiraf eden kadın,senin sandığın gibi dürüstlük abidesi değildir!tamam büyük bir günah işlemiş zamanında,ama sana bunu söylemeseydi,sen şimdi böyle kıvranır mıydın?için içini yermiydi?sana bunu söylememiş olsaydı ne kaybedecektin?inan bana aldatılmış olmayacaktın!şu anda belki evlenmiştiniz.bu işlediği fiili sana da söyleyerek seni de günahına şahit tutmuş oldu."ama ben kocası olacak adamım benden gizlememeli böyle bir şeyi"demeyin.o kadar pişmansa o fiili işlediğine,tövbe edip,pişman olup,böyle birşeyi de kimseye anlatmaz!Peygamber Efendimiz(sav) şöyle buyurur ki;'Büyük günahları kimseye söylemeyin,ve örtün'.
sana söylememiş olsaydı sen salak mı olacaktın yani?şimdi daha mı iyi?sonuç olarak sana itiraf etmeseydi,böyle bir şey yokmuş gibi davransaydı(ama tövbe ederek),tıbbi olarakta çaresine bakıp,kızlık zarı diktirme vs.ne kendisi ne de sen kaybederdin.unutmaki geçmişte öyle birşey yaşayıp samimi tövbe edip,bir daha öyle birşey yapmaya yeltenmeyerek,günahını gizleseydi,sana söylemeseydi,belki de Allah(c.c)onu affedecekti.
yani böyle bir şeyi bir erkeğe itiraf edebilen bir bayanın mütevaziliğinden bunu yaptığını düşünmüyorum.siz nasıl eski kız arkadaşlarınızla yaşadıklarınızı anlattığınızda uygun olmayacaksa,bir bayanın da geçmiş yaşantısını itiraf etmesi uygun olmaz.bazılarının hatırına şöyle bir düşünce gelmiş olabilir:"ne yaani evlenmeden önce her haltı yesin,evlendikten sonra da bir şey olmamış gibi sütten çıkma ak kaşık gibi mi davransın?"
hayır tabii ki de,söylenmek istenen,geçmişinde bunun günah olduğunu bilmeyen veya bilse bile hataya,suça düşmüş olanların samimi bir tövbeyle doğruya dönüşlerinin böyle olabileceği anlatılmaya çalışılıyor
21.09.2012 - Zehirliok Ziyaretçisi