61.Sadakanın Fazileti

Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Kim helâl kazancindan bir hurma tanesine denk gelecek kadar sadaka verirse. ((Zaten Allâh (C.C) helâl kazançtan verilmeyen sadakayi kabul etmez.)) Allâh (C.C) onu bereket ve hosnutlukla kabul eder ve sizden biriniz tayini nasil büyütüp çogaltirsa o sadakayi öyle artirir da dag gibi olur.»


Kur'ân'i Kerim´in su âyetleri, bu hadîsinde delilidir:

Ulu Allâh (C.C.) buyurur:



"Kullarinin tevbesini ancak Allah'in kabul ettigini ve sadakalari aldigini onlar bilmiyorlar mi? Hiç süphesiz O, tevbeleri kabul eden ve rahim olandir."

(Tevbe - 104)


Ulu Allah (C.C.) buyuruyor ki:





«— Allah faizi eritir ve sadakayi artirir.»

(Bakara - 276)



Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Sadaka mali eksiltmez. Allâh (C.C) baskalannm kusurlarini bagislayanlarin itibarini arttirir. Allâh (C.C)'a karsi mütevâzi olan kulu. O, mutlaka yüceltir.»




Yine Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Sadaka malda eksilme meydana getirmez. Kulun sadaka vermek üzere uzanan elindeki matâi Allâh (C.C)'in kudret eline düser, (isteyenin eline geçmeden önce Allâh (C.C) tarafindan kabul ve hosnutlukla karsilanir.)

Insan muhtaç olmadigi halde dilenmek üzere bir kapi açarsa, Allâh (C.C) da ona yoksulluk kapisi açar.

Kul «malim, malim» diye konusur. Oysa ki, onun mali üçtür: 1) Yiyip bitirdigi, 2) Giyip yiprattigi, 3) Verip alakoydugu. Gerisi ya elinden gider veya baskalarina kalir.»



Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:



«— Allâh (C.C) her birinizle arada tercüman bulunmaksizin konusacaktir. O zaman kul sagina bakar, sadece yapmis olduklarini görür, soluna bakar, yine islemis olduklarini görür, önüne bakar, cehennemden baskasini görmez. Bir hurma kirintisi vasrtasiyle bile olsa, cehennemden korununuz.»



Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:


«— Bir hurma kirintisi vasitasiyle de olsa herkes kendini cehennemden korusun.»



Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Su atesi nasil söndürürse sadaka da günahlari öyle söndürür.»




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Ya Kâ'b Ibni Ucar'a Allâh (C.C), haram ile beslenen et ve kani cennete koymaz. Onlar cehenneme yarasir. Ya Kâ'b, insanlar sabahleyin kendilerini kurtarmak hususunda iki türlü yola koyulurlar. Kimi nefsini âzad eder, kimi kendini mahva sürükler. Ya Kâ'b, namaz Allâh (C.C)'a yaklasma anlaridir, oruç kalkandir, su nasil atesi söndürürse sadaka günahlari öyle eritir.»




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Sadaka Rabb'in gazabini söndürür, imansiz ölmeyi önler.»




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Allâh (C.C), sadaka sayesinde yetmis türlü fena ölümü kuldan uzaklastirir.»



Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Allâh (C.C), insanlar hakkinda hüküm verinceye kadar herkes sadakasinin gölgesi altinda kalir.»




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Kulun verdigi her sadaka, üzerinden yetmis seytanin ugursuzlugunu giderir.»


Peygamberimize «en faziletli sadaka hangisidir» diye sorarlar.


Peygamber'imiz (S.A.S):

«Mali az olanin vermeye çalistigidir der. Ilk önce bakmak zorunda olduklarindan basla» der.

Peygamber'imiz, «Bir dirhem, yüz dirhemi geçti» buyurur. Dinleyenlerden biri. «Bu nassl'olur, ya Rasûlallah (S.A.S)» der. Peygamber (S.A.S)'imiz sözlerine söyle devam eder; «Adamin biri varliklidir, malinin bir yerinden alip yüz dirhem sadaka verir. Adamin birinin de yalniz iki dirhemi varken birini ayirip sadaka olarak verir.»





Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Bir tirnak kadar bir sey bile verebiliyorsan, sakin senden bir sey isteyeni bos çevirme.»

Peygamber (S.A.S)'imiz «Baska hiç bir gölgenin kalmadigi Kiyamet Günü Allâh (C.C) yedi kimseyi Ars'in gölgesi altina alir» diye buyurduktan sonra bu yedi kimseden biri olarak «Sag elinin verdigini sol eli bilmeyecek kadar gizli sadaka veren kimse» yi sayar.




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

»— Iyilikler, kötü akibetlerden korur. Gizil sadaka Rabb'în gazabini dindirir, yakinlara iyilik etmek ömrü uzatir.»


Taberanî´nin rivayet ettigine göre yukardaki hadis söyle biter:

«— ... Her iyilik sadakadir, dünyada iyilik yapanlar Âhirette iyilik görürler. Dünyada kötülük isleyenler Âhirette kötülük görürler. Cennete ilk önce girecek olanlar iyilik yapantardir.»


Taberanî ve Ahmed ibni Hambel'e göre Peygamber (S.A.S)'imize:

«Sadaka nedir» diye sorarlar.

Peygamber'imiz (S.A.S):

«Kat kat olan mükâfatlardir. Allâh (C.C) Katinda daha fazlasi da vardir» buyurduktan sonra su âyeti okudu:




"Kimdir o ki, Allah'a menfâat beklemeksizin borç verir de Allah da onun verdigini bir çok kat büyüterek mükâfatlandirir."

(Bakara - 245).


Peygamber´imize (S.A.S) «Yâ Rasûlallah (S.A.S), en faziletli sadaka hangisidir» diye sorarlar.

Peygamber'imiz (S.A.S.):

«Fakire gizli verilen, yahud az maldan verilmeye çalisilandir» buyurduktan sonra su âyeti okur:





«— Eger sadakalari (zekâtlari) asikâre verirseniz, ne güzel. Fakat onlari gizler de fakirlere öyle verirseniz, sizin için daha hayirlidir. Bu sebeble, bir kisim günâhlarinizi bagislar, O (Allâh) yaptiklarinizin iç yüzünü (hakkiyla) bilir» (Bakara - 231).





Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

"Müslümana bir elbise giydiren kimse, onun üzerinde bir iplik veya yamasi kaldikça Allâh (C.C)'in himayesi altindadir."




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

"Bir müslüman çiplak bir müslümana elbise giydirirse, Allâh (C.C) ona Cennet ipeklilerinden giydirir. Kim aç bir müslümani doyurursa Allâh (C.C) onu mühürlü Cennet sarabindan sular."





Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Fakire verilen sadaka bir sadakadir. Fakat yakina verilen sadaka, hem sadaka ve hem de sila-i rahim olarak iki sadakadir.»

Peygamber'imize: «En faziletli sadaka hangisidir» diye sorarlar. Peygamber'imiz (S.A.S.)

"Içinden sana kin besleyen akrabaya verilen sadakadir." diye cevap buyurur.




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

"Kim süt veren bir deveyi sütü sagildigi müddetçe ihtiyaci olan birisine verirse, veya baskasina borç para verirse ve yahut da baskasina bir yular hediye ederse bir köle azad etmis gibi sevap kazanir."




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Her verilen borç bir sadakadir.»




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Mirac gecesi. Cennetin kapisinda «her sadakanin mükâfati on kat, verilen borcun mükâfati ise onsekiz kattir» diye yazili oldugunu gördüm.»




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Sikintida olana kolaylik gösteren kimseye Allâh (C.C), dünya ve âhirette kolaylik gösterir.»



Peygamberimize: «Islâm acisindan en hayirli davranislar nelerdir?» diye sorarlar.

Peygamber'imiz (S.A.S.):

«Yemek yedirmen ve tanidigin tanimadigin herkese slâm vermendir» buyurur.


Sahâbilerden biri Peygamber (S.A.V)´imize: «Her seyin asli, kaynag: nedir, bana bildir» der.

Peygamber'imiz (S.A.S.):

«Her sey sudan yaratilmistir» diye cevap buyurur. Soruyu soran sahâbi der ki Peygamber (S.A.V)´imize: «Bana isledigim zaman Cennete girebilecegim bir sey söyle» dedim. Bana su cevabi verdi:

«Düskünlere yemek yedir, selâm ver. yakinlarina iyilik et, geceleri insanlar uykuda iken namaz kil, selâmetle cennete girersin.»




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:


"Rahmeti gerektiren seylerden biri, müslüman fakirin karnini» doyurmaktir."




Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Müslüman kardesinin karnini doyuran ve kandirasiya ona su veren kimseyi Allâh (C.C) cehennemden yetmis hendek uzaklastirir, her iki hendegin arasi bes yüz senelik yol mesafesidir.»



Bir hadis-i serifde söyle buyurulmustur:

«— Kiyamet Günü Allâh (C.C) buyurur ki: «Ey ademoglu! Hastalandim, ziyaretime gelmedin. Kul der ki. "Sen âlemlerin Rabb'isin, benim seni ziyaret etmem nasil sözkonusu olabilir?" Ulu Allâh (C.C) buyurur ki: «Bilmiyor musun, filân kulum hastalandi da ziyaretine gitmedin.

Bilmiyor musun ki, onu ziyaret etseydin, beni yaninda bulurdun.»

Sonra: «Ey ademoglu! Senden yemek istedigim halde bana yemek vermedin.» buyurur. Kul der ki: «Ya Rabb'i, sen âlemlerin Rabb'i iken sana yemek vermem nasil söz konusu olabilir!»

Ulu Allâh (C.C) buyurur ki: «Bilmiyor musun, filân kulum senden istedi de ona yemek vermedin. Bilmiyor musun ki, eger ona yemek verseydin, onun karsiligini benim katimda bulurdun.»

Sonra: «Ey ademoglu, senden su istedim vermedin.» Kul der ki: «Ya Rabb'i, sen Âlemlerin Rabb'i iken benim su vermem nasil olur?» Ulu Allâh (C.C) söyle buyurur: «Senden filân kulum su istedi de vermedin. Bilmiyor musun ki, eger ona su verseydin, karsiligini benim katimda bulurdun.»