1.Kibir'in Zemmi

Ayetler
Allah Teâlâ Kur'an'ın birçok yerinde kibiri ve mütekebbir olan her zorbayı zemmetmiştir.
Yeryüzünde haksız yere kibirlenenleri, ayetlerimden uzaklaştıracağım.(A'raf/146)


İşte Allah her mütekebbir zorbanın kalbini böyle mühürler.(Gafîr/35)
(Elçiler düşmanlarına karşı Allah'tan) zafer istediler ve her inatçı zorba perişan oldu.
(İbrahim/15)

Yemin olsun ki onlar nefislerinde büyüklük tasladılar. Büyük bir azgınlıkla haddi aştılar;(Furkan/21)

Rabbiniz buyurdu ki: 'Bana dua edin! Duanızı kabul edeyim. Bana kulluk etmeye tenezzül etmeyenler küçülmüş olarak cehenneme gireceklerdik.'(Gafîr/60) Hadîsler

Kalbinde hardal tanesi kadar kibir olan bir kimse cennete giremez. Hardal tanesi kadar kalbinde iman olan bir kimse de cehenneme girmez.3

Ebu Hüreyre'nin rivayet ettiği bir hadis-i kudsî de Allah şöyle buyurmuştur:
Kibriya benim ridâm, azamet benim izarımdır. Bu bakımdan kim bu iki sıfatta benimle ceddelleşirse, perva etmeksizin onu cehenneme atarım.

Ebu Seleme b. Abdurrahman şöyle anlatır: Abdullah b. Amr ile Abdullah b. Ömer Safa tepesinde bir araya geldiler. İkisi de durakladı. Amr'ın oğlu geçip gitti. Fakat İbn Ömer durarak ağladı. Yanındakiler şöyle sordu:

-Ey Ebu Abdurrahman! Seni ağlatan nedir?

Buna karşılık olarak, Amr'ın oğlu Abdullah'a işaret ederek dedi ki:
-Şu zat beni ağlattı. Şu adam Hz. Peygamber'in şöyle dediğini söylüyor: 'Kimin kalbinde hardal tanesi kadar kibir bulunursa Allah Teâlâ onu yüzüstü cehenneme atar'.4

Kul kendini beğenmek sûretiyle mütekebbirlerden yazılır. Böylece onlara isabet eden azap ona da isabet eder.5

Cimri, cebbar ve kötü ahlâklı olanlar cennete giremez.7

En kötü kul o kuldur ki cebreder, saldırır, en yüce olan Cebbar'ı unutur. En kötü kul, o kuldur ki gururlanır, zorbalık yapar ve yüce olan büyüğü (Allah'ı) unutur. En kötü kul, o kuldur ki, gafil olur da çürüyüp yok olacağı mezarı unutur. Ne kötü kuldur o kul ki saldırır zulmeder, başlangıcı ve sonucu unutur.7

Sabit'in anlattığına göre !Falan adamın kibri ne kadar da büyüktür?' denilince, Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: 'Acaba önünde ölüm yok mu?8

Abdullah b. Amr Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet eder:

Nuh (a.s), sekerata girdiği zaman iki oğlunu yanına çağırdı ve şöyle dedi: "Ben size iki şey tavsiye ve sizi iki şeyden de nehyediyorum: Sizi Allah'a şerik koşmak ve kibirlenmekten nehyediyor, 'lâ ilâhe illâllah' demeyi size tavsiye ediyorum. Çünkü eğer gökler ve yerler ve onlarda bulunan şeyler terazinin bir kefesine konsa, 'Lâ ilâhe illâhlah' da diğer kefesine konsa, onun konduğu kefe daha ağır gelir. Eğer gökler, yerler ve onlarda bulunan varlıklar biraraya gelseler, 'Lâ ilâhe illâllah' da onların üzerine bırakılsa muhakkak 'Lâ ilâhe illâllah' onları kırar ve çökertir. Size 'Sübhanallahi ve bihamdihi' demeyi tavsiye ediyorum. Çünkü bu, herşeyin duasıdır ve herşey bununla rızıklanır".9

Hz. İsa (a.s) şöyle demiştir: "Cennet o kimseye olsun ki Allah ona kitabını öğretmiş ve o da kitabı öğrendikten sonra mütekebbir olarak ölmemiştir'.

Cehennem ehli, her kaba ve çirkin sözlü, yürürken gururlanan, arkadaşlarına karşı büyüklük taslayan, hırsla mal toplayan, hakkı inkâr eden kimselerdir. Cennet ehli de yoksul ve zayıflardır.10

Bizim yanımızda en sevimliniz ve ahirette bize en yakınınız, ahlâkça güzel olanınızdır. Nezdimizde en nefret edileniniz ve bizden en uzak olanınız gevezelik yapanlar, alabildiğine avurtlarını doldurarak konuşanlar ve mağrur olanlardır.11

Ashab-ı Kirâm 'Ey Allah'ın Rasûlü! Biz Sersarûn ve Müteşeddikûn kelimelerinin mânâsını biliyoruz. Acaba mütefeyhekûn kimlerdir?' deyince, cevap olarak şöyle buyurdu: 'Kibirlenenlerdir'.

Yine Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:

Kibirlenenler, kıyamet gününde paçavra gibi ayaklar altında haşrolunurlar! Ayaklar altında ezilirler. Sonra cehennemde Buleş denilen bir zindana atılırlar. Cehennem ateşi onları kıskıvrak yakalar. Onlar Habel çamurundan içerler. (Habel, cehennem ehlinin cesetlerinden akan sarı sudur).12

Ebû Hüreyre, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet eder:

Cebbar olanlar ve kibirlenenler kıyamet gününde saçılmış zerreler hâlinde haşrolunur. Bunlar Allah'ın nezdinde zelil olduklarından dolayı insanlar tarafından çiğnenirler,13
Muhammed b. Vâsı14 der ki: Bilal b. Ebî Burde'nin huzuruna girdim ve kendisine 'Ey Bilâl! Babam babasından, o da Hz. Peygamber'den şu hadîsi rivayet etti' dedim.

Cehennemde bir vâdi vardır. Onun adına hebheb denilir. Oraya mağrurları yerleştirmek Allah'ın hakkıdır.15

'O halde ey Bilâl! Sakın sen o vâdide durdurulacak kimselerden olmayasın!'
Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:

Cehennemde bir köşk vardır. Mağrur insanları oraya tıkarlar ve kapısı onların üzerine kapatılır.16

Ey Allahım! Mütekebbirlerin şişirmesinden sana sığınıyorum.17

Kim üç şeyden uzak olduğu halde ruhu cesedinden ayrılırsa cennete girer. O şeyler şunlardır: 'Kibir, borç ve başkasını aldatmaktır.18

Ashab'ın ve Âlimlerin Sözleri

Ebubekir Sıddîk (r.a) şöyle demiştir: 'Sakın hiç kimse bir müslümanı tahkir etmesin; zira müslümanların (mertebece) küçüğü bile, Allah katında büyüktür'.

Vehb şöyle der: Allah, Adn cennetini yarattığı zaman, onu temaşa etti ve şöyle buyurdu: 'Sen her mağrur insana haramsın!7

Ahnef b. Kay s, Mus'ab b. Zübeyir ile beraber, Mus'ab'ın yatağı üzerine otururlardı. Birgün Ahnef gelirken, Mus'ab ayaklarını uzatmış ve toparlanmamıştı. Bunun üzerine Ahnef, oturup Mus'ab'ın yüzüne baktı ve şöyle dedi: 'Ademoğluna şaşıyorum! İki defa sidiğin yolundan çıktığı halde nasıl mağrur oluyor!'

Hasan Basrî şöyle demiştir: 'Ademoğluna şaşmak gerek! Hergün bir veya iki defa eliyle pisliğini yıkıyor, sonra çıkıp göklerin (ve yerin) cebbârı olan Allah'a karşı baş kaldırıyor!'

Kendi canlarınızda da öyle (Allah'ın birliğini ve kudretini gösteren nice işaretler var). Hâlâ görmeyecek misiniz?(Zâriyat/21)

Bu ayet-i celîlenin tefsirinde 'o alâmet, büyük ve küçük taharetin yoludur' denilmiştir.
Muhammed b. Ali b. Hüseyin demiştir ki: 'Müslüman bir kişinin kalbine kibirden bir şey girdi mi, ister az, ister çok olsun, o nisbette aklı azalır'.
Süleyman el-Fârisî'ye, beraberinde, sevabın fayda vermediği günahın ne olduğu sorulunca şöyle cevap verdi: 'Kibir!'
Numan b. Bişr19 minberde şöyle haykırdı: 'Muhakkak ki şeytanın oltaları ve ağları vardır. Muhakkak ki Allah'ın nimetleriyle kudurmak, Allah'ın vergisiyle böbürlenmek, Allah'ın kuluna karşı mağrur olmak, Allah'a değil de hevâ-i nefse tâbi olmak şeytanın oltasından ve ağlarındandır!'

Allah Teâlâ'dan dünya ve ahirette minnet ve keremiyle af ve âfiyet dileriz.


3)Müslim
4)İmam Ahmed, Beyhâkî
5)Tirmizî
6)Müslim, Buhârî
7)Tirmizî
8)Beyhakî
9)İmam Ahmed, Buhârî, Hâkim
10)Müslim, Buhârî
11)İmam Ahmed
12)Tirmizî
13)Bezzar
14)Tam adı Muhammed b. Vasil b. Cabir Ahnas'dır. Basralı olan bu zat, gü-
venilir bir âbiddir. H. 123 yılında vefat etmiştir.
15)Ebu Yâ'lâ, Taberânî, Hâkim
16)Beyhakî
17)İbn Mâce, Ebu Dâvud
18)Tirmizî, Nesâî, İbn Mâce
19) Tam adı Numan b. Bişr b. Sa'd b. Salebe el-Ensarî el-Hazrecî'dir. Hem kendisi hem de babası sahabîdir. Şam, daha sonra da Kûfe valiliğinde bu-lundu. 64 yaşında iken Humus'da öldürüldü.