Namaz Zikirlerin En Efdalidir.

enabı Hakkın verdiği hadsiz nimetlere karşı Onu tesbih, tazim etmek için bir çok yollar ve yöntemler vardır. Cenabı Hakkı her varlık kendi lisanıyla över, şükreder ve tazim eder. Her varlığın Allaha karşı duası ya da zikri farklıdır. Kainattaki her varlığın zikri, istidadı ve kabiliyetine göredir. Allah’ı zikir etmek noktasında liyakatı ve kabiliyeti en yüksek olan insandır. Çünkü insanın kabiliyetleri ve istidatları daha fazladır. Bulunduğu konum olarak öteki varlıklardan ayrıldığı için, şuur sahibi olduğu için Allah’ı zikir etme kabiliyeti daha çoktur. Allah’ı zikir etmek için insan dahi bir çok yolu vardır. Bu yolların çeşitliği yanında makbuliyeti daha farklıdır. Mesela Allah’ı zikir eden ve Ona hamd eden o kadar melekler vardır ki belki milyonlarca senedir rükuda, secdede veya kıyamda durarak Allah’ı zikir ederler. Bu meleklerin ve ötekilerin sadece yaratılış sebepleri Allahı zikir olduğu halde ve insan onlar kadar yaşayıp, ibadet ve zikir yapamadıkları halde insanın zikri onlardan daha makbul olabiliyor.
Evet, insanın şuur sahibi olması ve imtihanla mesul olması ve ihtiyar sahibi olması ve kendi iradesi ile Rabbine yönelip, Ona şükür edip, Onu zikir etmesi Allah katında meleklerin zikrinden daha efdal yapabiliyor. Çünkü insanın ibadeti ve zikri niyeti, ameli, kavli ve hareketleriyle öyle bir büyüklük ve yekun teşkil eder ki, bir anda bütün mahlukatın ve mevcudatın zikrinden efdal hale gelip, makbul olur. İbadetin içerisine bütün mevcudatın zikirlerini katıp, o zikirleri kendi adına ve namına arzın halifesi olması cihetiyle birleştirip sunduğu zaman ibadeti külli bir hal alıyor. Ve zikirlerin en efdali ve makbulu oluyor.

Evet insan, Allah’ı hareketiyle, diliyle, fiilleriyle zikir etme çok çeşitliliğine sahiptir. Bazıları Allahın verdiği nimetlere karşı şükrünü bildirmek için dil ile zikir etmeyi yani şükür olsun ya da bismillah ya da elhamdülillah demeyi yeterli görebilir. Ya da lisanıyla Allaha şükür olsun demeyi kâfi görebilir. Ya da yaptığı iş, amel ile de bir nevi zikir yapmış olabilir. Bunların hepsi zikir ve hamd yerine geçer. Nimetlerin küçük bir ücreti olarak görülebilir. Ama Allah katında zikirlerin en güzeli, efdali namaz şeklinde yapılan zikirdir. İçerisinde bir çok tazim, tesbih ve şükür hareketlerini ve fiillerini barındırdığı için Allah kendisine yapılan zikirler içerisinde en çok namazı sever. Namazı makbul görür. Kuru bir dil ile yapılan zikir ile, küçük bir iş ile yapılan zikir ile, büyük ve külli manaları içerisinde saklayan namaz zikri bir değildir. Namazın içerisinde Allahın hoşnut olduğu sureler, dualar ve tazimler vardır. Namazın içerisinde ismi azam denilen Allahın büyük isimleri vardır. Namazın içerisinde bütün mahlukatın toplu zikri ve şükrü vardır. Namaz zikre mana ve anlam katarak değerini artırır. Namaz ile zikrin kalitesi artar. Namazın zikirler içerisinde en efdal olduğunu şu hadisi şerif dahi gösteriyor; La ilahe illallah” zikrin en efdali, Elhamdülillah ise duanın efdalidir.(Allah indinde en kıymetli söz, “Sübhanallahi ve bihamdihi”dir.) Kelimatları dahi namazın içerisinde çokça yer aldığı için namazın değerini artırıp, onu zikirlerin en efdali yapıyor.

Eğer bir insan Allahın nimetlerine karşı; diliyle zikir etse, şükür etse ve dua etse ama namaz kılmazsa o insanın zikri eksik olur ve makbuliyeti az olur. Çünkü bazı şeylerin kıymeti ve değeri sözden çıkıp, harekete geçtiği zaman artar. Bazı amellerin değeri hareket ile çaba ile göstermek ile kıymet kazanır. Dilin zikri, şükrü ve fikri bedenin zikri ve fili ve şükrü ile bir olunca birleşince kıymet kazanır. Değeri artar. Makbul olur. Yoksa kuru ve dil üstü bir Bismillah ve Elhamdülillah ve Allahu Ekber içi boş manasız ve ruhsuz kalır. Dilin tasdik ettiği şeyler, kalp ile kabul edilmediği takdirde kuru ve küçük kalır. Namaz kılmayanın Allahı anması ve zikri nakıs ve eksik kalır.

Halk arasında söylenen ve hakikati olan “İştir kişinin aynası, lafa bakılmaz” sözü işte zikrin yapılacak işin dile ile beden ile hareket ile göstermek ile yapılması gerektiğini göstermek için söylenmiştir. “Ey îmân edenler! Allah’ı çokça zikredin!” Ayeti kerimesinin neticesini insan namazda daha çokça gösterdiği için namaz ile Allah’ı zikretmek daha efdaldir. Muhammed Şamil KAFKASYALI


Konular