Zehirli Ok

Senin rızanı kazanmadan gelen ölümden,

Senden gafil olarak yaşanan bir hayattan,

İhtiyaç duyulduğunda senden başka sığınacak yer aramak gibi bir gaflete düşmekten,

Sadakatte, Ashab-ı Kehf'in köpeğinden geri kalan bir nefisten,

Kahrını da lütfun gibi bilmeyen bir akıl terazisinden,

Kâinatın her zerresine kocaman kocaman vurduğun o mührü göremeyen gözden,

“Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" nidasını duymayan kulaktan,

Şu devasa evrenin kendiliğinden var olduğunu düşünmek gibi bir ahmaklıktan,

Bizi sana götürmeyen her türlü yoldan, dosttan ve arkadaştan,

Üzülme!..

İnsanlar senin kalbini kırmışsa üzülme!
Rahman: (c.c), “Ben kırık kalplerdeyim” buyurmadı mı?"
O halde ne diye üzülürsün ey can! Gündüz gibi ışıyıp durmak istiyorsan; önce gece gibi kapkaranlık nefsini yak !..

“Derdim var” diyorsun;
Dert insanı Hak’ka götüren Burak’tır. Sen bunu bilmiyorsun.

Sanma ki dert sadece sende var.
Şunu bil ki;

Nicolas Sarkozy denilen sömürgeci pisliğin hamlesini boşa çıkarmak.

200 Yıldır güçsüz, zayıf, ordusuz ve ülke içi karışıklıkları fırsat bilerek Müslüman Afrika ve Asya ülkelerini hayasızca sömüren, talan eden, Lejyonerleriyle Firavun katliamları yapan Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy iti Libya atağına geçmiş!

Y A Ğ M U R…

♥ Yine çisil çisil yağmur yağıyor…
♥ Sen yağıyorsun.
♥ Düşlerim yağıyor o ipek saçlarına savrula savrula...
♥ Okyanus mavisi gözlerin yağıyor gözlerime bu akşam deli, deli…
♥ Anılarım düşüyor bir bir,
♥ ”sen” kokan şu toprağa.
♥ Yere düşen her damla,
♥ Kalbim gibi parçalanıyor!..

♥ Yine çisil çisil yağmur yağıyor.
♥ Ceylan karası gözlerin yağıyor gözlerime bu akşam süzüle, süzüle.
♥ Ilık ılık "sen" düşüyorsun Yanaklarımdan aşağı.

ÂŞIKLARA DİN NE HACET?..


Din u millet sorar isen,âşıklara din ne hacet
Âşık kişi harab olur, harab bilmez din diyanet
Âşıkların gönlü gözü maşuk diye gitmiş olur
Ayruk surette ne kalır kim kılısar zühd u taat

SAYIN: KÜLKEDİSİ!

Cevabım biraz geç oldu kusuruma bakmayın lütfen.

Tayyip Erdoğan sizde bir takıntı olarak kalmış anlaşılan. Kürdistan'ın temellerinin atıldığı yıllarda bırakın Tayyip Erdoğanı, babası bile henüz dünyaya gelmemişti. Belki dedesi de doğmamıştı. Çünkü olayın temeli 1800 lü yıllara kadar uzanır. Tarihin sayfalarını karıştırmak isterseniz sizi 16. Asrın ortalarına kadar da götürebilir. Oysa siz 10 yıllık bir tarihten bahsediyorsunuz.

HER DERDİN DEVASI KILIÇDAROĞLU !..

Adam; “İktidar olursak işsizliğin çözümü bende!” diyor.
Nasıl? Diyene de cevabı şakkadanak hazır:
- "Benim adım Kemal!"

Adam; "İktidar olursak Türkiye’yi 4-5 yılda (?) kalkındırırım!” diyor.
- Nasıl yapacaksın bu işi? Diyene de işte cevap:
- "Benim adım Kemal!"

Adam: “Başörtüsü sorununu da ben hallederim!” diyor.
Bay halledere; “Nasıl halledersin?” diye sorduk;
-“Benim adım Kemal” dedi!

Adam; “Her aileye 600,00 TL nakit para!” diyor.
- Bunu nereden bulacaksınız?:

YAZIMI TEKZİP EDİYORUM.

“Her Derde Deva Kılıçdaroğlu” başlıklı yazımı “Lan” “Ulan” gibi argo kelimeler içerdiği için edebe aykırı bularak tekzip ediyor ve Sayın Editörden bu yazımın kaldırılarak yerine aynı konuyu işlediğim; “BENİM ADIM KEMAL” başlıklı yazımın yayımlanmasını rica ediyorum.

Saygılarımla…

Sevgili Külkedisi!

HER DERDİN DEVASI KILIÇDAROĞLU !..

- Adam; "işsizliğin çözümü bende!" diyor.
- Nasıl? Diyene de cevabı şakkadanak hazır: "BENİM ADIM KEMAL!"

- Adam; “Her aileye 600,00 TL nakit para diyor.”
- Nasıl? Diyene de cevabı şakkadanak hazır: "BENİM ADIM KEMAL!"

- Adam; "İktidar olduğumuzun ertesi günü Türkiye AB'YE girer" diyor.
- Nasıl? Diyene de cevabı şakkadanak hazır: "BENİM ADIM KEMAL!"

MÜNACAÂT…

Ey; yüceler yücesi!
Ey; canlar padişahı.. Güzeller güzeli…
Ey; Bütün âlemlerin yaratıcısı, tek sahibi Kadîr’i mutlak Cenab-ı Zül-Celâl Ekremel Ekremin ve ya Erhamerrahimin YÜCE DOST…
Ey; Bütün varlıkların sebebi Rahman ve Rahîm olan Allah’ım!
Ya Hayy, ya Kayyûm;
Yoktan var, vardan yok eden sensin.
Hem, zerre dahil her şeyde olan; hem, kâinat dahil hiçbir şeyde olmayan nûr Allah’ım.
Bir zerreye kemik, kemiğe et, ete ruh giydiren kudretli Rab’bim!

RAHMÂN ve RAHÎM OLAN ALLAH…

- Her şeyin rızkını veren O' dur.
- Her şey O'na muhtaçtır ama O' hiçbir şeye muhtaç değildir.
- Doğmamıştır, doğurulmamıştır. Oğlu, kızı diye de bir şey de yoktur.
- Yarattığı mahlukata karşı çok merhametlidir.
- Ceza için de mükafaat için de acele etmez.
- O' insanları ceza vermek için değil, mükâfaat vermek için yaratmıştır.
- Fakat insan, kötülüğü ve cezayı tercih ediyorsa bu kendi tercihidir.
- Görünen ve görünmeyen evrenlerin...
- Bilinen ve bilinmeyen âlemlerin...

“Güven duygusu kar gibidir. İstismar edildikçe erir.” (Şeref Yücel)



Birileri; İnsanların güvenlerini sürekli istismar eder.
Birileri; İstismar edildiği için insanlardan nefret eder.
Birileri; Kendilerine ulaşacak, uzanacak yardım elini bekler, çaresiz..
Birileri; Her türlü yardıma hazırdır ama aracı kurum, kuruluş ve kişilere güvenmez.
Birileri; Sessiz çığlıklarını içine akıtıp, vicdanlara ölü toprağı serpildiği hissine kapılır.
Birileri; Yardım edilmeye lâyık insanı arar, aracılardan güven ister.